Fotoğraf: Umay Umay

22 Ağustos 2010 Pazar

Biraz Bakireymiş.

Bu gece de asgari ücret kadar aşk veriyorsun bana.
Ruh tokluğuna aşığım sana.

Birlikte gülümseyişimizi dondurduğumuz ilk ve tek fotoğrafımıza bakıyorum.
Gülmeyi bildiğim zamanlar.
Sevgimin maaşına zam yaptığın zamanlar..
-di li geçmiş zaman,
dili yara zamanın orada
gerçeği yalana katık edip konuşmaktan.

Ve senin tek derdin çocuksu gençliğim.
Ben senin korkularından titreyen
Habersizce içime giren
Çabuk ihtiyarlamış vücudunun altına yattım .
Gören olmadı.
Gülen olmadı.

Aşkımı kaybettim birde bugün.
Gazetelere ilan verdim,
Bulursan sevinme,hükümsüz
Yaramaz işine…

Sen şimdi acılarını odanın en derin köşesine zula yap.

Sonra adını bilmediğin gemilere bin
Kalbinde bir bekleyenin yoksa
Gözlerinde limanlar taşısan ne yazar ?
Söylemesem ne yazar?

Gülerdin sen ufak tefek hallerime .
Suratın donuk bakmazdın o zaman gözlerime.
Ağzın yalan kokmazdı.
Yalan bu , kalpte durduğu gibi durmaz.
Aşkıma yalanı karıştırdın asla affedemem seni.

‘çocuksun be kuzum’
Dedim : ‘ Zor mu kadın olmaktan ?’
‘ağzın süt kokuyor ‘

Sigara içerdim hep o zaman…
Büyük aşklar böyle mi intihar eder ?

Ben kırmızı kalemlerle yazılar yazdım hep sana benzesin diye.
Postacıdan ölüm haberleri çaldım.
Sana yazdığım intihar mektuplarının mührünü hep ben kırardım.
Sokağında cinayet işlenmiş
Odanı tutuklamışlar.
Beni kazımışlar duvarlarından
Yatağını kodese koymuşlar.
Cennette emzirilmiş dudaklarım
Cehenneminde emilmiş.

Su yüzüne çıkıyorum sen beni kustukça
Ben sende geniş zamanlı cümleleri sevmiyorum artık.
Kaçtıkça batıyorum sana
Sadece çıkışı bulamıyorum .
Sende ben kutup güneşlerini seviyorum
Doğduğum saati seviyorum
Yüreğimden yüreğine giden ,
İzmarit kaplı ve yanık kokan yolları seviyorum

Ben senin girdabında boğulmayı seviyorum
Yada tamamen batmayı sana,
Bir kere daha gömüleyim bırak
Sensizliğin sessizlik sanıldığı yere…
Son bir kez olsun sana gömüleyim
Nasıl olsa bir daha yukarı çıkmak.

İçimden gelmeyecek….

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

bir şey diyeceğim