Fotoğraf: Umay Umay

17 Şubat 2011 Perşembe

Akrep

Güzel dediğim tüm kızların sevgilisiydin sen.
Fotoğraflarına her baktığımda dişiliğime küfrettirecek kadar güzel kızların.
Kompleksli de değilimdir aslında,sadece sen fazla iyilerleydin.

Ben bir gün biriyle tanıştım.Ve ardından seninle.Tanışmamız için dünya güzeli olmama gerek yoktu en azından.Ve sen zaten onca güzelliğin arasında , en fazla bir çirkin ördek yavrusu kadar sevimliydin bence.Ben de her zaman Cleves'ten gelebilecek en iyi kraliçe kadar güzeldim.En fazla bir nedime kadar gözde.Sonra diyorum,sonra tanıştım seninle.Bir akrebin yapabildiği en acıtan şey,seninle tanışmaktı.Karnımda ilişkiye giren kelebekler vardı.Hey,sanma ki sevgi olsun bunun sebebi.Zaten senden hoşlanamazdım.Yapmamalıydım bunu kendime yani,derken...Ücra bir semtte , duvarlarından su akan bir ev kiralamak ister gibi istedim seni.Aziz Valentine'in beni dışarıya boşaldığı o günde.Sevgili niyetine kiralamak isterken soktun ilk defa beni,boşalttın zehrini.Şimdi kim kimi satın alıyordu ?Derken yollarda buldum kendimi,odanda buldum.Su içmeyi sevmeyen asi bünyelerimiz vasıtasıyla tüketilen biralar,sonu gelmez muhabbetler,içimde bir sıkıntılı his ve arkadaşlar.Derken sen uykundasın.Ve ben yanında yerimi almışım.Yanyanayız yani.Gözümü hiç kırpmadan izledim seni,yine aşkın silahıyla öldürmekten korkarak kendimi.Ama bu sefer ruletti.RUS RULETİ. Bir tek hareketin , bir hareket diyorum yani Akrep,yine soktun beni.Sabaha kadar akrep yelkovanıyla sevişti,Akrep'im uyudu . Saçlarım kırık ve bu senin hiç umrunda değil.Çünkü güzel değilim.Ben kimseyi üzemem.Üzülebilseydin umrunda olurdum belki.Yani benim yeni telaşlarım,kavak yellerim falan senin hiç umrunda değil.Çünkü ilgini çekebilecek tek şey belki hislerim.Onlar da senin ilgi alanın değil.
offf.
Sabah odayı doldursun diye bekledim,yerin altındaki ışıksız odanda , yüzünü seçebilmeyi istedim.Zehrini boşaltmadığın zamanlarda nasıl görünüyordun bilmek istedim.Bilmeliydim çünkü seviyor taklidi yaparsam giderdin belki.Kimse olmasın , kimse diyorum ! Çünkü sen sadece rüyalarımda uyuyorsun ve sen uyanırsan masalım biter.Bir kere olsun ciddiye alınan bir masalım olsun istedim , aynı o güzel kızların masalları gibi.Ellerin belimdeyken bir sonbahar yaprağı gibi titredi bedenim kollarında,yüzünün iklimine su verdi dudaklarım.Ama nefes almadık birlikte ve işte bunu söylerken bir kere daha soktu Akrep'im beni. Odanın griliğine dua ettim , yanaklarımı görsen garip bulurdun belki beni.Sen keşfederken el yordamıyla beni ( kısacası ben o sırada sarhoştum nefesindeki alkol sebepli) , parmakların kulağım birşeyler fısıldadı.İşin aslı ; hani ben senin olmayacağım ya hiç , işte sen onu anlatırken bana ,hikayem son nefesini verdi. Akrep'in zehri her yerime yayılırken . En son çenemle dudağımın arasındaki en şanslı yerden kanattın , öptün beni...Gittin.

Ve şimdi benim ilk hikayemin yazarının adı sen isen , ben tek bir hikayenin bana indirildiğine inanırım.Benim bu küçük hikayemi , ben yazarken sen siliyorsan ; sayfalarca aşk indirilen tek dişi peygamberin ben olduğuma inanırım.Şimdi ben seni tanıdıysam,hep zehire susarım. Küçük zevkler zamanla nasıl dönüşüyorsa bağımlılığa,ben her gördüğüm yerde sana Akrep'in zehrini sorarım.Bu kadar masum ve tehlikeli bir hikayeyi ölçüp tartınca,terazi dengelemiyor seni.
Ve benim yüreğimden başka hiçbirşeyimin sevgilisi olamayacaksın , tek güzelliğim bu belki.
Çünkü, güzel dediğim tüm kızların sevgilisiydin sen.
Fotoğraflarına her baktığımda dişiliğime küfrettirecek kadar güzel kızların.

Eğer beni de öpersen , bir prenses olabilirim belki.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

bir şey diyeceğim